ADİL YARGILANMA HAKKI VE İDARİ YARGIDA İÇTİHAT FARKLILIĞI


BENAKAY E. C.

Legal Hukuk Dergisi, cilt.20, sa.237, ss.3519-3544, 2022 (Hakemli Dergi) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 20 Sayı: 237
  • Basım Tarihi: 2022
  • Dergi Adı: Legal Hukuk Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.3519-3544
  • İstanbul Medipol Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Hukuk sistemimize istinaf aşaması dahil olmakla birlikte yargıla-ma sistemimiz üç aşamalı bir hal almıştır. İdari yargıya ilişkin çoğu uyuşmazlık Bölge İdare Mahkemesi tarafından verilen karar ile kesinle-şir hale gelmiştir. Bölge İdare Mahkemelerinin sayıları göz önüne alın-dığında aynı uyuşmazlığa ilişkin yapılan farklı yorumlar ortaya çıkabil-mektedir. İstinaf sisteminin devreye girmesiyle birlikte Danıştay içtihat ko-nusunda daha da belirleyici hale gelmiştir. Danıştayın içtihat farklılığı konusunda vereceği karar hukuki güvenlik ve hukuki belirlilik ilkeleri bakımından daha da önem kazanmıştır. Derinleşmiş ve süregelen içtihat farklılığının giderecek mekanizmanın bulunmaması ya da var olan me-kanizmanın etkili bir şekilde kullanılmaması hukuki güvenliği derinden sarsarak toplum nezdinde adalete olan güveni azaltmaktadır. Buna bağlı olarak içtihat farklılığı hususu bireysel başvuru kapsamında Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önüne taşınmaktadır. Bu nedenle idari yargı kapsamında içtihat farklılığının adil yargılanma hakkı açısından değerlendirilmesi çalışmamızın konusunu oluşturmaktadır.
Although the stage of appeal is included in our legal system, our judicial system has taken a three-stage state. Most disputes regarding administrative jurisdiction have become final with the decision of the Regional Administrative Court. Considering the number of Regional Administrative Courts, different interpretations of the same dispute may emerge. With the introduction of the appeal system, the Council of State has become even more decisive in jurisprudence. The decision of the Council of State on the difference in case law has gained even more importance in terms of the principles of legal security and legal certainty. The absence of a mechanism to eliminate the deepened and ongoing difference in case law or the ineffective use of the existing mechanism undermines legal security and reduces public confidence in justice. Accordingly, the issue of case-law difference is brought before the Constitutional Court and the European Court of Human Rights within the scope of individual application. For this reason, the evaluation of the difference in case law within the scope of the administrative jurisdiction within the scope of the right to a fair trial has been the subject of our study.