Evde sağlık birimine başvuran yaşlı hastaların beslenme durumları


AKAN H., AYRALER A., Hayran O.

Türkiye Aile Hekimliği Dergisi, cilt.17, sa.3, ss.106-112, 2013 (Hakemli Dergi) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 17 Sayı: 3
  • Basım Tarihi: 2013
  • Dergi Adı: Türkiye Aile Hekimliği Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.106-112
  • İstanbul Medipol Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Beslenme yetersizliği yaşlı kişilerde sıktır. Evde bakım hiz- meti alan yaşlılarda ise genel yaşlı popülasyondan daha sık beslen- me yetersizliği gözlenmektedir. Bu çalışmada evde sağlık hizmeti alan yaşlı hastaların beslenme durumlarının değerlendirilmesi ve sosyodemografik değişkenler ve laboratuar parametreleri ile ilişki- sinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Bu kesitsel çalışma Ağustos 2011 ve Eylül 2012 tarihleri arasında Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi Evde Bakım Birimine başvuran ve 65 yaş üstünde terminal hastalığı olmayan hastalar ara- sında yürütülmüştür. Sosyodemografik özellikler ve laboratuar so- nuçları standardize edilmiş olan evde sağlık birimi hasta dosyaların- dan alınmıştır. Beslenme açısından değerlendirme için Mini Nütris- yonel Değerlendirme testi hemşire veya doktor tarafından uygulan- mıştır. Test skorları 23.5-30 arası normal, 17-23 arası malnütrisyon riski ve 17nin altı malnütrisyon olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya toplam 89 kişi dahil edilmiştir. Oniki kişinin (%13.5) beslenme durumu normaldir ve 34 kişide (%38.2) malnüt- risyon riski ve 43 kişide (%48.3) malnütrisyon bulunmaktadır. Yatağa bağımlı, bası ülseri olan, hipertansiyonu veya koroner kalp yetmezliği olanlarda malnütrisyon ve malnütrisyon riskinin diğerlerinden daha fazla (p<0.05) olduğu saptanmıştır. Bakımını kendisi sağlayanlarda da malnütrisyon ve malnütrisyon riski daha fazladır (p<0.05). Malnütris- yonu olanlarda total protein ve albumin önemli şekilde daha düşük, sedimentasyon ve CRP ise önemli şekilde daha yüksektir (p<0.05). Sonuç: Evde sağlık hizmeti alanlarda malnütrisyon riski ve malnüt- risyon sıktır. Bu hastaların beslenme açısından değerlendirilmeleri ve uygun girişimlerle beslenme durumlarının düzeltilmesi genel sağlık durumlarını ve yaşam kalitelerini ve hastalıklarına bağlı komplikasyonları olumlu yönde etkileyecektir
Objective: Undernutrition is common among the elderly. It is even more common in the older people taking home care compared to general population. In this study, it is aimed to examine nutritional status of elderly patients taking home-health care service and its rela- tion with sociodemographic variables and laboratory parameters. Methods: This cross-sectional study was carried out between August 2011 and September 2012 in home health care unit of Taksim Research and Training Hospital in Istanbul also providing home health care service to an elderly institute. For sociodemo- graphic features health status and laboratoy parameters, the nation- ally standardized patient files have been used. Mini Nutritional Assesment test has been used for nutritional assessment and applied by the nurse or the doctor. Scores classified as normal nutri- onal state as risk for malnutrition between 17-23, and below 17 as malnutrition. Results: A total of 89 elderly patients included in the study. Twelve (13.5%) were in normal nutritional status, 38.2% were at risk for malnutrition and 48.3% were malnourished. The presence of a wound/pressure ulcer, being bed-ridden, suffering from hyperten- sion or cardiac insufficiency were significantly associated with mal- nutrition (p<0.05). Self-caring people were also at higher risk for malnutrition or were more malnourished (p<0.05). Total protein, albumin were significantly lower and CRP were significantly higher among the participants who were malnourished (p<0.05). Conclusions: Malnutrition and risk of malnutrition are common among elderly patients taking home health care service. To assess the nutritional status of patients taking health care service at home and to intervene as it is needed will positively effect general health status, quality of life and complications of chronic diseases of these patients.